Saturday, June 24, 2006

sycamores at the masquerade store


Gerçek hayatın devasa hayallerindeki renkleri ayarlayabilme gücü, 12 yaşındayken, Baz Lurhmann'ın Romeo+Juliet'inde çıktı karşıma..

Özellikle, sahildeki tiyatro sahnesindeki renk tonlarına büründürebilmek istediğime karar verdiğim andan beri hayatı, bir empatidir gitmekte devamlı.






araya filmler girdi çokça, ve nadiren yapaylıktan sıyrılırdı filmler taa ki
"dark side of the sun" aniden karşıma çıkınca..

Brad Pitt'in inanılmaz çocuksuluğunu maske ardına gizleyen bu Yugoslavya'da geçen filmde, tertemiz güzellikteki kızın şarkısı çıkmaz aklımdan ve her defasında aynı derecede üzer Brad Pitt'in yunuslarla yüzüp "i want to live" dediği açılışla, güneşte parlayan Bach - Air on a g string'in tınıları..

Friday, June 23, 2006

use&loose

klimasızlıklardan şüpheci gözler çizen mevsimin sevimsizliğine aldırmadan, tatil ve "gidiyorum" planlarımı suya düşürmemesi için boncuklarımı takıyorum..

olabilecek dünyaların en iyisinde yaşıyoruz. dürüst olmak gerek.

Saturday, June 10, 2006

to.get.her


before summer breeze, comes a natural ease.